Ve Melankoli…
Mühürlenmiş gözlerime insafsız uzaklar
Gel gör çıkmaz yollarına saplanmışım
Ben sana muhtacım dört yanımda uçurumlar
Perişanım
Gel gör çıkmaz yollarına saplanmışım
Ben sana muhtacım dört yanımda uçurumlar
Perişanım
Dört yanımda uçurumlar
Paramparça bir hayat
Çıldırtan yalnızlıklar
Ve melankoli
Senle topla beni
Çarp uzaklarla
Ekle sensizliği
Böl saatlere
Ne kaldı ne kaldı
10 Ocak günü, 2020 yılının ilk tutulması ile seneye hızlı ve zorlu bir giriş yapıyoruz. Yengeç burcunun 20 derecesinde son derece sert etkilere sahip bir ay tutulması bizleri bekliyor. Sevgili Kayahan’ın ‘Ve Melankoli’ şarkısı tam da bu tutulmanın yaratacağı hissi anlatıyor aslında….
Ay, astrolojide Yengeç burcu semboliği olarak duygularımızla ilgilidir. Ailemiz, köklerimiz ve bizi geçmişe bağlayan konulardır, beslenmemiz ve nasıl korunduğumuzdur ayrıca annemizi ve hayatlarımızda etkili olan kadın figürlerini sembolize eder.
Dolunay zamanları yani Ay ve Güneş’in birbirine karşıtlık yaptığı zamanlar ise bir sonlanma ve tamamlanma enerjisidir. Bırakabilmek ve gitmesine izin verebilmek ile ilgilidir yani ikili ilişkilerimiz ve ikilik yaratan konular gündemdedir.
Şimdi gelelim tutulmanın gerçekleşeceği 10 Ocak gününe; naif, duygusal ve korumacı Ay kendi burcu Yengeçte tüm özelliklerini baskın bir şekilde ortaya koymaya çalışırken, ağır abiler Güneş, Satürn ve Plüton mahşerin 3 atlısı misali bir de yanlarına Merkür ve Ceres’i de alarak Ay’ın karşısında dikilip adeta tüm korkularını ona hatırlatmak için elbirliği yapmaktadırlar.
Gerçekten de duygusal açıdan son derece zorlu bir tutulma ile karşı karşıyayız. Melankoli ve depresyon tutulmanın ana temaları. Özellikle ailemiz ve köklerimiz ile ilgili sınanacağımız, süregelen konuların bir sonuca varacağı, ilişkilerimiz ile ilgili bitişleri yasayacağımız ve bizi duygusal olarak derinden etkileyecek bir ay tutulması bu.
Tutulma derecesiyle kavuşum yapan Satürn, ilişkilerimiz, ailemiz ve sevdiklerimiz ile ilgili en derin korkularımızı bizlere hatırlatacak. Korunma ihtiyacımız hat safhada. Ailemiz ile ilgili kırılmalar yasayabiliriz.
Tutulma derecesi ile kavuşum yapan bir başka gezegen Plüton ise beraberinde krizleri getirecektir. Krizler yoluyla bizleri korkularımız ile yüzleştirecek ve duygusal olarak dönüştürerek bakış açılarımızı değiştirmemize neden olacaktır. Evet, kabul etmeliyiz ki bu dönüşüm o kadar da kolay olmayacaktır. Ama unutmamak gerekir ki öldürmeyen şey güçlendirir!
Evet, işin özeti duygusal olarak sınanacağımız, mücadele edeceğimiz ve ittire kaktıra dönüşeceğimiz bu tutulma Yengeç, Oğlak, Koç ve Terazi burçlarını ve burçların 20’li derecelerinde kişisel gezegenleri olanları öncelikli olarak etkileyecektir.
Plüton ve Satürn tutulma sonrası 12 Ocak da 1982 yılından sonra ilk defa kavuşum yapacaklar ve hayatlarımızda yepyeni bir dönemi başlatacaklar. Bu iki güçlü gezegenin Oğlak burcundaki kavuşumu hayatlarımızdaki temellerin yıkılıp yeniden inşa edileceği zamanları göstermektedir. Bu enerji, bireysel haritaların yansıra toplumsal olarak da yasayacağımız dönüşümleri işaret etmektedir. Özellikle Oğlak sembolikleri olan devlet, iş dünyası, büyük şirketlerde iflaslar, liderlerin devrilmesi, gücü kötüye kullananların ve eski yöntemlerin yıkımı sonucu yepyeni bir donemin başlangıcı bu kavuşumun yaratacağı güçlü dönüşümün sonuçlarıdır. Bu enerji ile birlikle sene içinde halk ayaklanmaları, grevler, askeri hareketler vb. Dünya genelinde oldukça fazla gündemimizi meşgul edecektir.
Yeni bir seneye baslarken mücadele ruhu bizlerle olacak. Küllerimizden doğacağımız ve yepyeni başlangıçlar yapacağımız 2020 yılının hepinize mutluluk, sağlık ve şans getirmesini dilerim.
Mutlu yıllar,
Işıl Nolan